Las Tesis dans performansı yaptıkları için haklarında dava açılan 24 kadının ilk duruşması görüldü. Kadınlar, davanın mücadeleden duyulan korkuyu yansıttığını söylerken, avukat Çiğdem Geçimli ise yapılanın hukuki olmadığını ifade etti
Şili’de zamlara karşı yapılan eylemlerin simgesi olan pandomim sanatçısı Daniela Carrasco, gözaltına alındıktan sonra işkenceye ve cinsel saldırıya uğrayıp katledilmişti. Ardından da kadınlar 28 Kasım 2019’da Kadın Hakları ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Bakanlığı önünde cinsel saldırıları Las Tesis dansı ile protesto etmişti. 5 kıtada 30’dan fazla ülkeye yayılan Las Tesis danslı protestolara sadece Türkiye’de müdahale edildi ve İzmir’de eyleme katılan bine yakın kadından 24’üne dava açıldı. Davanın ilk duruşması 21 Ocak’ta görüldü. Çeşitli örgütlerden kadınlar, davaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
‘AKP yargılanmalı’
Kadın Savunma Ağı’ndan Emine Akbaba, eylem günü müdahale etmeyen polisin ertesi gün evlere operasyon yaptığını söyledi. Las Tesis protestolarının tüm dünyadaki kadınların faşizme karşı yükselen öfkesinin sembolüne dönüştüğünü dile getiren Akbaba, “Las Tesis’te başka bir korku vardı. Süleyman Soylu o gün ‘devlete ve başkana hakaret edemezsiniz’ dediğinde de anlatmaya çalışmıştık. Failleri yargılamaktan vazgeçtiniz, Musa Orhan’ı Ümitcan Uygun’u korudunuz ve faillerin arkasında kimlerin olduğunu biliyoruz.
Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı gerçek verileri açıklamaktan geri durmasın ki, ‘kadın cinayetleri azaldı’ demekten yüzü kızarsın. AKP bir suç çetesi gibi işliyor ve öldürülen her kadının katili olmakla yargılanmak zorunda. Her sokağa çıktığımızda polis barikatları karşımıza dikilirken polisin failleri ön kapıdan alıp arka kapıdan bırakmalarına şahit oluruz. Dışarı çıktığımızda korona eve girdiğimizde erkeklerle karşı karşıya kaldığımız hayatta tek bir çözümümüz var, ne olursa olsun yan yana geleceğiz ve mücadele edeceğiz” dedi.
Kadınlar fişlenmiş
Hakkında dava açılanlardan Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir İl Eşbaşkanı Besriye Tekgür de cins kırımına karşı çıkan her kadın gibi eyleme katıldığını belirtti. İfade verdiği Güvenlik Şube’deki müdürün neden sadece kendilerine dava açıldığına ilişkin soruya, “İsimleriniz zaten bizde var, diğer kadınların kayıtları yok” cevabını verdiğini dile getirdi. İfade işleminden sonra polisin kadınları şubeden tek tek çıkararak fotoğraflarını çektiğini söyleyen Tekgür, “Ertesi gün ‘terör örgütü mensupları yakalandı’ diye manşete çıktık. Bu anlamda planlı programlı bir haberdi” sözlerine yer verdi.
‘Görevinizi yapın’
AKP-MHP hükümetinin İstanbul Sözleşmesi’nden çıkmayı gündemine aldığını, devletin ise yapısal bir sorun içinde olduğunu belirten Tekgür, şu sözlerle devam etti: “AKP makbul kadın istiyor. Biz kadınlar sokaktayız ama aslında kendi partisinin kadınlarının da ayaklanmasından korkuyor ve önüne geçmek istiyor. Ama bu saatten sonra kadınlar evde oturmayacak. Eğer bir ülkede 1 yılda 500’e yakın kadın katlediliyorsa demek ki siz önlem almıyorsunuz. Kanunları uygularsanız cesaret etmezler, görevinizi yapın demek istiyoruz.”
Dava avukatlarından Çiğdem Geçimli, davanın en başta polise intikal etmemesi gerekirken, kadınlara “2911 sayılı Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa” muhalefetten dava açıldığını ifade etti. Davaya ilişkin somut unsurların oluşmadığını söyleyen Geçimli, “Zaten gösteri yapmak anayasal haktır. İzin alınmasına gerek yok. Aslında cezalandırılan şey Las Tesis dansı yapmaktan ziyade kadın mücadelesi yürütülüyor olması” diye konuştu.
Emniyette ifade verdikten sonra fotoğrafların çekilip medyada “örgüt üyesi” şeklinde yansıtılmasını da masumiyet karinesinin çiğnenmesi olarak değerlendiren avukat Tekgür, “Bu sadece soruşturma ile kalmıyor. İkinci ayağı da medya ile insanlara duyurmak. Gazete de kendine düşen payı yerine getirmiş oldu. Fotoğrafı çeken ve yayınlayanlara karşı suç duyurusu yaptık” diye ekledi. Hukuka göre kabul edilmesi dahi mümkün olmayan iddianame karşısında hakimin derhal beraat kararı vermesi gerekirken davayı ertelediğini ifade eden Tekgür, “Hukuk çerçevesinde bakamıyorum. Ne olmaması gerekir dediysek hepsi oldu, o yüzden bekleyeceğiz” diye konuştu
Melike Aydın/İzmir-Jin News